23 Aralık 2012 Pazar

YANINDA OLABİLSEYDİM...

YANINDA OLABİLSEYDİM...

Yanında olabilseydim, kendini iyi hissetmediğin anlarda
Saatlerce hiç konuşmadan gözlerine bakabilseydim.
Sen kaf derken ben kef deyebilseydim,
Yüz ifadenden ne istediğini çıkarabilseydim.

Ama ne yazık ki uzaktasın yoksun yanımda
Parklarda tek başıma dolaşıyorum
El ele dolaşanları imrenerek izliyorum
Kimi kavga ediyor, kimi teselli ediyor
Ben ise seni hayal ediyorum..

Her telefon çalışında yada ileti sesinde
Senden mi diye heyecanla bakıyorum.
Ekranda ismini gördüğümde dünyalar benim oluyor
Aramızdaki mesafe birden yok oluyor
Ama göz yaşını silemiyorum ki ellerimle
En çok bu dokunuyor, yaralıyor beni

Gözünden akan yaşı silemedikten sonra
Neye yarar saatlerce konuşmak
Elin kolun bağlanıyor diğer yarının içi titrediğinde
Hiç bir kelime tutmuyor sırtını sıvazlamanın yerini
Yada teselli etmiyor en orjinal edebi metinler bile..

Yanında olabilsem ve keşke tüm bunları yapabilsem
Hüznünü hüznüm bilip beraber göğüsleyebilsem
Sen orada ben burada birbirimize hasret çekerken
Özlem aradaki muhabbeti artırır mı bilmem ama
Gözümden ırak oluşun gönlümden de uzak olacağın anlamına gelmez
Ne kadar uzakta olsan da yanımdasın, yanı başımdasın...


21 Aralık 2012 Cuma

GÖNÜLDEN DE UZAK OLANLAR

GÖNÜLDEN DE UZAK OLANLAR

Teknoloji gelişmiş miş, dünya küçülmüş müş kim demiş
Bunu söyleyen kapılmış mı gönül rüzgarına
Saatlerce süren konuşmalara, yazışmalara rağmen
Elini tutamamanın acısını yada nefesini duyamamanın kırgınlığını
Hiç yaşamış mı ömründe..

Saatlerin saniyeler kadar hızlı geçtiği
Cümlelerin, kelimelerin yetmediği anlarda
Sıcacık bir tebessümü için
Binlerce teori düşünürken
Nereden anlayaorbilirsin ki telefondaki sesinden
Haletiruhiyesini

Şu bilim adamları ışınlanmayı mümkün kılsalar idi
Ve ben senin yanında şu an olabilseydim
Dünyalar benim olurdu,
Hani diyorlar ya, gözden ırak olan gönülden de ırak olur
İşte ben bu tezi çürütmek için var gücümle hayal gücümü kullanıyorum,

Gözlerimi kapadığım her anda hayal ediyorum
Senin yanında olduğumu, bakışını, gülüşünü
Yüzümde bir tebessüm oluşuyor, yanımdakiler
Neler düşünür kim bilir, otobüste, yürürken veya parkta otururken

Dün fırtınada yürürken bile seni düşündüm,
Duygularımı, düşüncelerimi, hissiyatımı alıp
O hışımla esen rüzgarın sana ulaştırdığını
Kulağına beni fısıldadığını, nefes olup içine dolduğunu..

"seni yanımda iken bile özlüyorum" cümlesini kuramamak ne kadar acı
Yoksun ki yanımda bu duyguya özlem diyeyim.
Yanındayken hissettiğim özlem ise,
Şimdi hissettiğim gurbet, hasret, sıla

Benim hissettiğim
Bir Müslümanın hacı olma hayali gibi,
Bir sporcunun madalya hayali gibi,
Bir maceracının dünya rekoru kırma hayali gibi
Yada bir kelebeğin yanacağını bile bile
Zifiri karanlıkta ateşe uçması gibi bir şey...

10 Aralık 2012 Pazartesi

Bir Ayrılığın Anatomisi

Dostoyevski'nin dediği gibi ayrılmaya en yakın anda
Tanımaya başlarsın sevdiğini,
Veda acısı insanın yaldızını kazıyıp çırılçıplak ortaya serer
Kafandan yüzlerce cümle geçer ve
En incitici olanını seçer yollarsın
Birlikteliğin kinini alırcasına

Her ayrılık bu şekilde olmaya bilir!
Hani "dostça ayrıldık" klişesi
Tanımadık ki birbirimizi dost kalalım,
Bilmiyorum ki neye kızdığını en zayıf yerinden vurayım
Neyi sever, doğum gününde en anlamlı hediye alayım.
Biz biz olmaktan çok uzaktık neyin matemini tutayım..




Neşter Yarası

NEŞTER YARASI

Olacaklar sanki malum oluyordu
Deniz her zamankinden daha hırçın
Rüzgar daha derinden üflüyordu nefesini
Trafik daha karışık ve insanlar daha agresif

Karar verme vaktiydi artık, ya neşteri vuracaktım
Yada bu kangrenle yaşayacaktım.
Neşteri vurmaktı doğru olan ve vurdum istemeyerek,
O an çığlıklar atasım geldi dağlara, denizlere ovalara doğru
Ama sustum, faydası yok artık çırpınışların.

Neşter sanki şah damarımı kesmişti,
Sıcak sıcak akıyordu içimde biriken duygular
Cerrahın elinden tutup bırak aksın şu iltihap dedim ise de,
Dinlemedi kesti ve aldı duygularımı..

Günün birinde nükset-er mi bu kangren
Yada başka kangrenler olur mu
İlaç tedavisini reddediyorum. En iyi ilaçtır zaman
Zaman kapatmasa da Neşter  yarasını izi kalacak biliyorum
Bu iz ömür boyu duracak en ulaşılmaz yerde....


8 Aralık 2012 Cumartesi

Yüreğimden Sızanlar

Yüreğimden Sızanlar

Hiç beklemediğim yerden esen bir rüzgara kapıldım
Hem soğuk hem serindi, kimsesiz ve suskun
Usulca kucakladı her yerimi, saçlarımı okşadı
Üşüyordum oysaki ama gidemiyordum..

Bir yanım boşver diyordu, diğer yanım gitme kal,
O kadar ortak nokta yakalamıştık ki,
Aynı hayatları yaşamışız gibi,
Sanki benim hayatımı anlatıyor gibi

Tek eksik olan oydu,
Bakışı, gülüşü, kokusu, nefesi, endamı
Çok iyi tanıyorduk ama bir o kadarda yabancı
Her şeyini biliyordum ama hiçbir şey de bilmiyordum.

Gözden ırak olan gönülden de ırak olurmuş
Biz yakınlaşamadık ki ıraksayalım
İkimiz biz olamadık ki arkasında duralım
Bıçak sırtında bir yerdeyiz, soğuk ve keskin...


5 Aralık 2012 Çarşamba

Kanım Dondu

Çok eski bir şarkı var ya,
Dönemem verdiğim o sözden böle çabuk dönemem..
Başlamam, biteceğini bile bile bu aşka başlamam..


Hayatımdaki boşluğu doldurdun sandım,
Yanıldığımı sandım anda yanıldığımı anladım.
Yüzünü, boyunu, gözündeki ışıltıyı görmeden
Nefesindeki sıcaklığı hissetmeden bağlanmak mıdır

Bende isterdim elini tutmak, gözünün içine bakarak haykırmak
İçinden geçenleri okumak, bakışından kızdığını anlamak
Bu şehirden çok uzaklara gitmek istiyor canım
Binlerce kilometre uzaklara, buz gibi soğuk şehirlere
İçini tir tir titretecek şehirlere,

Çenelerim birbirine vurmalı soğuktan
Burnum akmalı, ayaklarım kaymalı, kanım uyuşmalı
Sonra ağır bir uyku bastırmalı, dönüşü olmayan bir uyku,
Issız bir otobüs durağının köşesine
Yada bir bankamatiğin içinde kıvrılarak
O tatlı uykuya kapılmak...